Rett ve Dravet Sendromu İlaç Çalışması: Genetik İlaç Geliştirme Süreci
Rett ve Dravet Sendromu İlaç Çalışması: Güncel Durum Önemli Gelişme Sizlerle güzel bir haber paylaşmak istiyoruz. Rett ve Dravet Sendromu ilaç …
Yazıyı OkuSmith-Lemli-Opitz Sendromu (SLOS), 7-dehidrokolesterol (7-DHC) redüktaz (DHCR7) enziminin eksikliğinden kaynaklanan kolesterol metabolizma bozukluğudur.
Otozomal resesif kalıtılır.
Artmış 7-DHC düzeyi ve DHCR7 geni mutasyon analizi (dizi ve delesyon/duplikasyon analizi). Serum kolesterol konsantrasyonu genellikle düşüktür (Olguların yaklaşık %10’unda normal aralıkta olabileceği için tarama ve tanı için önerilmemektedir).
DHCR7 genindeki homozigot veya bileşik heterozigot patojenik mutasyonlar nedeniyle oluşur. Akraba evliliği veya aynı yerleşim birimindeki evliliklerde sıklığı artmıştır. Hastalığın tekrarlama riski %25’tir.
Klinik özelliklere dayalı SLOS insidansı 1:20.000 ile 1:60.000 olarak tahmin edilmiştir. Taşıyıcı frekansına dayalı yapılan tahminlerde ise 1:1.590-13.000 arasında daha yüksek bir insidans olabileceği öngörülmüştür.
Kolesterol birden fazla biyolojik fonksiyona sahiptir. Özellikle büyüme-gelişme ve beyin, yüz ve orta hattın embriyonik gelişiminde temel düzenleyici olan “sonic hedgehog (SHH)” yolağındaki proteinlerin matürasyonu için gereklidir.
7-DHC’ün normalden fazla olması dokularda oksidatif strese neden olur. Bunun sonucunda beyin gelişimi sırasında serotonerjik sistem etkilenir. Serotonin taşıyıcı proteinlerin artan ekspresyonunun ve terminal sinapslarda serotonin artmasının SLOS hastalarında otizm spektrum bozukluğu ve anormal davranışsal fenotip ile bağlantılı olabileceği düşünülmüştür.
SLOS’lu olgularda şimdiye kadar 200’den fazla farklı DHCR7 mutasyonu bildirilmiştir. En sık bildirilen mutasyon SLOS olgularının üçte birinde bildirilen kırpılma hatasına yol açan c.964-1G>C mutasyonudur.
Belirgin ve karakteristik yüz özelliklerine eşlik eden polidaktili ve ayak parmaklarının 2-3 sindaktilisinin olduğu mikrosefalisi olan otizm ve/veya bilişsel geriliğe sahip olgular SLOS sendromunun tipik prezantasyonudur.
Karakteristik yüz özellikleri arasında:
SLOS hastalarında genellikle beynin orta hat yapıları etkilenmektedir:
Lipit ve kolin düzeylerinin, serum kolesterol öncülleriyle ve klinik ciddiyet ile doğru orantılı olduğu gösterilmiştir.
Hastaların yaklaşık yarısında interiktal epileptiform deşarjların saptandığı bildirilmekle beraber, SLOS hastalarında epileptik nöbetler seyrek görülür. EEG bulguları artmış DHB ciddiyeti ile ilişkilendirilmiştir.
Hastaların büyük bölümünde orta veya ağır zihinsel yetersizlik görülür. %10’unda IQ skoru 50 ila 70 arasındadır. %6.2’sinde IQ skoru 80’nin üzerinde bulunmuştur.
SLOS otizmin en sık görüldüğü monogenik hastalıklardandır. Otizm spektrum bozukluğu hastaların %75’ine kadar bildirilmiştir.
Kolesterol takviyesi en sık uygulanan tedavi yöntemidir. Kolesterolun kan beyin bariyeri geçirgenliğinin düşük oluşu ve beyinin kendi kolesterolünü sentezlemesi bu yaklaşımın etkiliğini sorgulatmaktadır.
HMG CoA redüktaz inhibitörü olan simvastatinin kullanılmasıdır. Reziduel DHCR7 enzim aktivitesi olan hastalarda simvastatinin enzim aktivitesini arttırdığı bilinmektedir.
#SmithLemliOpitzSendromu #DHCR7Geni #KolesterolMetabolizmaBozukluğu #7Dehidrokolesterol #NörogelişimselBozukluk #OtizmSpektrumBozukluğu #Mikrosefali #Polidaktili #Sindaktili #BilişselGerilik #Nörogenetik #GenetikSendrom #KolesterolTedavisi #Simvastatin #SerotoninSistemi